Kanamara Penis Festivali'ne Bir Yolculuk
Normalde Kawasaki Daishi İstasyonu'na yapılan bir gezi, Kawasaki Daishi Tapınağı'na doğru bir yolculuk anlamına gelir. Bu tapınak, kötülükleri savuşturma (yakuyoke) gücüyle tanınır ve yılbaşında (31 Aralık-3 Ocak) yaklaşık 3,1 milyon kişinin iyi şans ve sağlık dilemek için ziyaret ettiği popüler bir yerdir. Ancak her yıl Nisan ayının ilk Pazar günü, bu tapınak sadece birkaç dakikalık yürüme mesafesindeki daha küçük bir Şinto mabedinin yanında ikinci plana düşer. Çünkü o gün tüm gözler Kanayama Mabedi'ne ve onun benzersiz, göz kamaştırıcı kutlaması olan Kanamara Penis Festivali'ne çevrilir.
Evet, doğru okudunuz. Dini bir mabet ve "penis" kelimesi aynı cümlede. Ne bir yazım hatası ne de klavyeye dökülen kahve sonrası yanlış basılmış bir tuş. Bu gerçek bir festival ve yaklaşık 50.000 katılımcıyı ağırlıyor. Pandemi nedeniyle verilen aradan sonra, Kawasaki'deki Kanayama Mabedi'nde düzenlenen Kanamara Festivali tüm fallus şeklindeki hediyelikleri ve yiyecekleriyle birlikte çok görkemli geçer.
Japonya gibi dışa dönük olarak muhafazakar bir toplumda yaşarken, bu festivalin gerçekten haberlerde göründüğü kadar çılgın ve canlı olup olmadığından şüphe duyabilirsiniz. Tüm bu heyecanın neyle ilgili olduğunu anlatabilmek istiyoruz.
Günümüzdeki Kanamara Penis Festivali 1969'da başladı. Ancak Kanayama Mabedi'nin tarihi Japonya'nın Edo Dönemi'ne (1603-1867) kadar uzanıyor. Bu mabet aslında demircilik tanrısına adanmıştı. Ancak ilkbaharda, doğa canlanmaya başladığında, bu yer cinsel yolla bulaşan hastalıkların yayılmasından korunmak ve şifa bulmak isteyen seks işçilerinin toplanma alanı haline geldi.
Elbette mabede dair diğer hikayeyi de unutmamak gerek. Bir iblis, kendisini reddedip başka biriyle evlenen güzel bir kadına aşık olur. İntikam almak için kadının vajinasına yerleşir. Kadın ve kocası sevişmeye çalıştığında, iblis erkeğin penisini ısırarak çiftin çocuk sahibi olmasını engeller. Bu sorunu çözmek için kadın bir demirciye çelik bir fallus yaptırır ve bu sayede iblisin dişleri kırılır, iblis kaçar ve çift mutlu mesut yaşar. Adamın penisinin akıbetiyle ilgili detay verilmemiş ama böylesine bir festivalin hikayesi olarak gayet etkileyici.
Çeşit Çeşit, Renk Renk ve Tat Tat Penis Şekerleri
Günümüzde festival daha çok cinsellik ve toplumsal cinsiyet çeşitliliğini kutlayan bir etkinlik olarak biliniyor ve geçmişte satılan ürünlerden elde edilen gelir AIDS araştırmalarına bağışlandı. Festival, dünyanın dört bir yanından gelen turistleri cezbediyor ve bu da katılımcı sayısını 50.000'e çıkarıyor.
Katılımcı biri olarak kalabalığa şöyle bir göz attığımızda, bu yılki etkinliğe katılanların yaklaşık yarısının Japon olmadığını söyleyebiliriz. İngilizce, Fransızca, Almanca ve daha birçok yabancı dilde yapılan sohbetler, penis şeklindeki lolipopları şapırdatarak yiyen insanların arasında duyulabiliyordu.
Festivalin en büyük etkinliği üç mikoshi, yani taşınabilir mabedlerin geçit törenidir. Bu mabedler gönüllüler, yerel halk ve işletme sahipleri tarafından sırtlarda taşınır. En dikkat çekici olan ise Elizabeth Mikoshi'dir; büyük, pembe bir dildo makeyi ki aynı ismi taşıyan bir drag queen kulübü tarafından bağışlanmıştır. Elizabeth'i taşıyan herkes drag kıyafetleri giymektedir.
Geçit töreni sabah başlasa da festival öğleden sonraya kadar sürer. Uzun kuyruklara dayanabilirseniz Kanayama Mabedi'ne girip fallus temalı tişörtler, heykeller, yiyecekler ve başlıklar satın alabilirsiniz. Festival dışında bunları takmak zor olabilir.
Kanayama Mabedi Girişi
Bir sonraki Kanamara Penis Festivali'ne katılmayı düşünüyorsanız, mümkün olduğunca erken gidin. İstasyondan uzaklaşın ve mümkün olduğunca Kanayama Mabedi'ne yakınlaşmaya çalışın. Kalabalığın içinden geçmek, sıcak bir pancake yığınının üzerine yavaş yavaş pekmez dökmeye benziyor; daha ilk damlada soğuyacak o pancake. Ne demek istediğimi oraya gittiğinizde anlayacaksınız.
Ayrıca çevrede başka etkinlikler de oluyor. Örneğin ünlü Kawasaki Daishi Tapınağı'nda tako yaki, yakisoba ve şişe geçirilmiş pahalı et küpleri gibi çeşitli yiyeceklerin satıldığı stantlar mevcut. Yani daha lüks bir yakitori versiyonu gibi.
İsterseniz bu tapınağı da ziyaret ederek üzerinize yapışmış olabilecek kötü ruhlardan da arınabilirsiniz! Yakınlardaki Daishi Koen adlı parkta da Elizabeth gururla sergilenirken bir DJ ortamı canlı tutmak için müzik çalıyor.
Anadolu'da Penis Simgesine Dair Örnekler
Fallus, yani penis simgesi yalnızca Japonya'da değil, dünyanın dört bir yanında kadim zamanlardan beri yaşam gücünü, doğurganlığı, bereketi ve şansı temsil eden evrensel bir sembol olarak kullanılmıştır.
Anadolu coğrafyası ise bu kültürel ortak mirasın en köklü ve görkemli örneklerinden bazılarına ev sahipliği yapar. Antik dönem tapınaklarından halk inançlarına, taş oymacılığından yerel törenlere kadar pek çok alanda fallik sembollere rastlamak mümkündür. Özellikle Türkiye'nin güneyinde, köy sakinleri dahil erekte olmuş penisi andıran simgeleri yakından tanır; bu heykellerin kötü ruhları uzak tuttuğuna, toprağa bolluk ve bereket getirdiğine inanılır. Yöre halkı bu sembolleri yalnızca cinsel bir obje olarak değil, doğanın üretkenliğini, insan yaşamının sürekliliğini ve kutsallığını simgeleyen bir totem olarak görür.
Hitit, Frigya, Yunan ve Roma kalıntılarında erekte olmuş penis figürlerine sıkça rastlanması, Anadolu'nun bu sembolle olan tarihsel bağının ne kadar derin olduğunu ortaya koyar. Aslında belki de fallus, yani penis simgesi, Anadolu topraklarında Japonya'dan çok daha eski ve köklüdür; bu anlamda Kanamara Penis Festivali, Anadolu'nun fallik sembollerle dolu tarihinin yanında adeta solda sıfır kalır. Bu topraklarda fallus, sadece bedenle değil, doğayla, evrenle ve insanlıkla kurulan bir bağın ifadesi olmuştur.
Haz ve Özgürlük TENGA ile Devam Ediyor
Penis festivalleri, cinselliğin bastırılmadan, utanmadan ve yaratıcı bir şekilde kutlanabileceğini hatırlatıyor. Bu özgürlük hissini yalnızca bir gün değil, her an yaşamak istiyorsanız, TENGA'nın zevki ve beden farkındalığını merkeze alan ürünleri tam size göre. İster solo ister partnerli deneyimler için olsun, TENGA'nın tasarım odaklı mastürbatörleri ve titreşimli halkalarıyla kendi kişisel festivalinizi başlatabilirsiniz. Japon estetiğiyle geliştirilen bu ürünler, sadece zevk değil, aynı zamanda saygı, hijyen ve konfor da sunar. Kanamara Festivali'ne katılamasanız bile, TENGA ile her gün bedeninizi kutlayabilir, hazza cesurca sahip çıkabilirsiniz.